Ne zaman nasıl böyle olduk bilemiyorum. İçim gerçekten kan
ağlıyor. Artık ne gazete okuyabiliyorum ne de haber seyredebiliyorum. Her yerde
vahşet, cinayet, hırsızlık, savaş. Yeni bir başlık daha eklendi hayatımıza
biber gazı.
Bir ülkede adalet böyle mi olmalı? P.olis sadece güvenliği sağlayan
bir birim değil miydi? Şimdi ne oldu?
T.aksim G.ezi P.arkı, bir avuç yeşilliği kalmış memleketimin
Taksim’deki tek çayır çimeni. AVM olacak dendi. İnsanlarda ne güzel toplandılar
gittiler eyleme. Eylem dediğime bakmayın sadece protesto, ne kavga var ne bir
sorun. İnsanlar geceliyorlar parkta, çadırlarını almışlar gelmişler. Ne güzel.
Sesi çıkan bir avuç insan. Ama işin aslı öyle değil işte. Gece polisler basıp
alanı b.iber gazı sıkıyorlar çadırların içine. Çadırları yakıyorlar. Bugün de
devam ediyor biber gazı operasyonu. Hatta metro istasyonu girişine sıkıp kapıları
kapatıyorlar. Çoluk çocuk, bebek, yaşlı hepsi mahvoluyorlar içeride. Sokakta
oturan evine gitmeye çalışan, yolu oradan geçen herkes mahvoluyor. İnsanlar
yaralı, ambulans sokulmuyor. Divan oteli yaralılara kapılarını açıyor ama oraya
da gaz sıkılıyor.
Yazarken içim acıyor. Bir resim gördüm p.olis geçerken yolda
duran köpeğin üzerine sıkıyor gazı. Nasıl canım yandı anlatamam. Anne olmanın
da verdiği bir duygusallıkta var. Orada ben de olabilirdim, kızımla geziyor da
olabilirdim. Gezmesem anne olmasam da nasıl dayanır bu sahnelere insan yüreği.
Türk olmaktan değil ama Türkiye’de yaşıyorum demeye
utanıyorum artık.
2 yorum:
merhaba :) eskilerden bir dostum ben :)) hatırladın umarım. en son yazdıgım yazıyı okudum simdi, yorumlarını gordum ve yine çok mutlu oldum, benim kadar olmasa da sen de ara vermişsin. umarım tekrar yazarsın. sevgilerimle..
Yorumunu yeni gördüm ama unutmam tabi ki mümkün değil :)
Yorum Gönder